• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/nedim.taktak
  • https://twitter.com/nedimtaktak

ALTINCI YOK OLUŞ

‘Altıncı Yok Oluş’, bundan önce yer yüzündeki canlıların çok büyük bir bölümünün beş kez yok olduğu anlamına gelmektedir.

Altıncı Yok Oluş Bundan daha on yıl öncesine kadar, 31 Valle'yi çevreleyen tepelerde altın kurbağalara kolayca rastlanırdı. Ormanın zemininde belirgin olarak görünmelerini sağlayan canlı renginden de anlaşılacağı üzere bu kurbağalar zehirlidir; sadece bir hayvanın derisinde bulunan zehrin, ortalama büyüklükteki yaklaşık bin fareyi öldürebileceği hesaplanmıştır. El Valle'den çok da uzakta olmayan bu dere “Bin Kurbağa Deresi” adıyla anılır. Dere boyunca yürüyen bir kişi, kıyıda güneşlenen öyle çok altın kurbağa görürmüş ki, oraya pek çok defa gitmiş olan bir herpetolog bu manzarayı, “Çılgınca, kesinlikle çılgınca” diye tarif etmişti.

Sonra El Valle çevresindeki kurbağalar kaybolmaya başladı. Sorun (o zaman kriz olarak algılanmamıştı) ilk olarak batı tarafında Panama'nın Kosta Rika sınırı yakınlarında fark edildi. Amerikalı bir yüksek lisans öğrencisi, bir yağmur ormanında kurbağalar üzerine çalışma yapıyordu. Tezini yazmak üzere bir süreliğine Birleşik Devletler'e gitmişti ve geri geldiğinde, hiçbir kurbağa, hatta hiçbir amfibi bulamamıştı.

Felaket, yağmur ormanı boyunca yayıldı, 2002 yılında, El Valle'nin yaklaşık seksen kilometre batısında, Santa Fe etrafındaki tepeler ve nehirlerde kurbağalar tamamen yok oldu.

Ulusal Bilimler Akademisi Tutanakları'nda yer alan bir makaleyi bir çift herpetolog kaleme almıştı. Başlığı "Altıncı Büyük Yok Oluşun Ortasında mıyız? Amfibiler Dünyasından Görünüm" idi. Yazarlar, Kaliforniya Üniversitesi Berkeley Kampüsü'nden David Wake ve San Francisco Üniversitesi'nden Vance Vredenburg, "gezegeninin tarihi boyunca beş büyük yok oluş yaşandığına" işaret ediyorlardı. Bu yok oluşları, "biyolojik çeşitlilikte derin kayıpla" sonuçlanan olaylar olarak tanımlıyorlardı.

Bunlardan ilki, yaklaşık dört yüz elli milyon yıl önce, yaşamın genel olarak su ile sınırlı olduğu geç Ordovisyen döneminde yaşanmıştı.

En yıkıcı olanı ise yaklaşık iki yüz elli milyon yıl önce, Permiyen döneminin sonunda yaşandı ve yeryüzünün tamamen boşalması durumuna çok tehlikeli ölçüde yak1aşılmıştı. (Bu olaydan bazen “tüm yok oluşların anası” ya da "büyük ölüm" olarak bahsedilir.)

En son-ve en ünlü-büyük yok oluş Kretase döneminin sonunda gerçekleşti; dinozorlara ek olarak plesiyozorları, mosazorları, ammonitleri ve teruzorları dünya yüzünden sildi.

Son derece gerçekçi ve bilimsel bir kitap özeti.
46 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın