• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/nedim.taktak
  • https://twitter.com/nedimtaktak

İstanbul’un en büyük kütüphanesi olarak hizmete açılan Rami Kışlası’nın tarihi, bilinmeyen derin geçmişi, akademisyen Yüksel Çelik’in kaleminden anlatılıyor.

Akademisyen Yüksek Çelik’in, Rami Kışlası - II. Mahmud Devrinde Aydın-Despotik Modernleşmenin Karargahı isimli kitabı, kapıları iki yüzyıl sonra kütüphane olarak halka açılan kışlanın tarihine dair kapsamlı bir çalışma olma özelliği taşıyor. 

Kitap, XIX. Yüzyılın İlk Çeyreğinde Osmanlı İmparatorluğu, Doğuda ve Batıda İlk Kışla Yapıları, İstanbul’da Modern Kışla Yapılarının Teşekkül Süreci, Rami Çiftlik-i Hümâyunu Kışlağı ve Kırım Savaşı’ndan Günümüze Râmi Kışlası genel başlıkları altında beş bölümden oluşuyor. 

1828-29 Osmanlı-Rus Savaşı esnasında II. Mahmud’un yaklaşık iki yıl idari ve askeri bir üs olarak kullandığı Rami Kışlası ismini, II. Mustafa döneminde reisülküttaplık, ardın­dan da sadrazamlık yapan Ramî Mehmed Paşa’nın bu bölgedeki çiftliğin­den alıyor.

Saltanat gezilerinin yapıldığı yer

Rami Çiftliği’nin padişahların saray dışı saltanat gezilerinde sık uğradıkları yerler arasında olduğunu anlatan yazar Yüksel Çelik, Saray mutfakları ve İstanbul halkının et ihtiyacını karşılamak için Rami Çiftliği’nin batısındaki mandıraya getirilen koyun sürüleri nedeniyle Rami semtinin de taze süt ve et satın almak ya da kebap yemek için sık uğranılan yerlerden biri olduğunu belirtiyor. 

Belgelere dayanan kitap 

Osmanlı arşiv belgeleri ve dönem kaynakları ışığında kaleme alınan eser, dönemin idari ve askeri bir üssü olarak kullanılan Rami Kışlası’na dair sosyal, kültürel ve tarihi bağları mimarlık tarihi literatürü çerçevesinde işlerken; Rami Kışlası’nın inşası, geçirdiği onarımlar, modernleşme sürecinde ifade ettiği politik-ideolojik anlam, askeri eğitim tarihi açısından önemi ve kışla etrafında zamanla oluşan yerleşim gibi konulara odaklanıyor. 

Kitaptan...

"III. Selim’in Rami Çiftliği’ne yaptığı saltanat gezilerinde, bazen sade nakkare eşliğinde pehlivan güreşleri, tomak oyunu, menzil ciridi müsabakaları yapılır, bazen de tüfengçi askerlerine ve okçulara köşkün önündeki alanda atış talimleri yaptırılır, başarılı olanlar ödüllendirilirdi. Bu tür talim, müsabaka ve oyunları, genelde çiftlik içinde bulunan kasrın önünde yer alan havuz başında icra edilen musiki fasılları ve ziyafet takip ederdi.”



47 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın