• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/nedim.taktak
  • https://twitter.com/nedimtaktak

Kahve

Günde iki fincan türk kahvesinin kolon kanseri riskini, kalın bağırsak kanseri riskini yüzde 25, safra kesesinde taş riskini yüze 45 azalttığını gösteriyor..
Kahvenin içerdiği kafein maddesi, sinir sistemini uyarıp zihinsel aktiviteyi güçlendirir. Uyuşukluğu giderip enerji verir ve uyanık kalmayı sağlar. Yapılan araştırmalar günde 6 fincan kahve içen 55 yaşındaki bir kişinin düşünme potansiyelinin içmeyenlere oranla 6 kat daha fazla olduğunu gösteriyor. Ayrıca kahve içenlerde içmeyenlere nazaran daha az diş çürüğünün olması, bir başka dikkat çekici araştırma sonucu.
Kahve içtikten sonra organizmada ani değişiklikler oluyor. Tüm vücut ani bir enerji akımı ile doluyor. Bu enerji çocuklarda 3, yetişkinlerde ise 5 – 7 saat sonra azalmaya başlıyor. Tüm bu olumlu yönlerine rağmen kahveyi çok fazla tüketmemekte fayda var. Çünkü aşırı kahve tüketimi sürekli bir uykusuzluğa ve mide rahatsızlıklarına neden oluyor. Ayrıca aşırı tüketim yüksek tansiyona da sebep olabilir.
Kahvenin selülit yapmak bir yana, vücuda daha fazla hareket kazandırarak, metabolizmanın yağ yakmasına katkı sağladığı saptanmıştır.
Kahvenin ayrıca depresyon ve alkolizm tedavisine iyi geldiği biliniyor.
Kahve yemek üzerine içildiğinde, sindirimi kolaylaştırır. Bu yönüyle şekerli içmemek kaydıyla kilo almayı ve mide ekşimelerini önler. Asıl yararı hayali genişletir, hafızaya güç verir, hareket sağlar ve gevşekliği giderir. Kahvenin düşünceye açıklık getirdiği bir gerçektir. Şairler şiirlerini ya-zarlarken, yazarlar makalelerini hazırlarken, ressamlar tablolarını yaparlarken, kahve fincanları en yakın ve sempatik destekçileri olmuştur. Ünlü şair Eşref’in, hicviye yazmadan önce, iki çay dolusu kahve içtiği söylenir. Türk kahvesinin ayrıcalığını belirleyen noktaları özetlersek diyebiliriz ki; Türk kahvesinin (dozunda içildiği takdirde) sağlığı tehdit edecek zararlı yanı yoktur. Teskin edici ve dinlendirici özelliği vardır. Bir fincan kahvedeki 50 mg. kafein hemen vücuttan atılır. Bu bakımdan Türk kahvesi fincanı ideal ölçülere sahiptir. Bir fincandan fazla içildiğinde zihin açıcı, uyarıcı, enerji verici özelliği ön plâna çıkar. Yerinde ve zamanında içildiği zaman olağanüstü bir keyif verici olarak ün yapmıştır.
Kararında içilen, yani günde 2 fincan Türk kahvesi sağlığa faydalıdır..
Türk Kahvesi;
• Kolesterolü düşürür.
• Ağrı kesicilerin etkisini yüzde 40 oranında artırır.
• Göğüs kanseri riskini azaltır.
• Günde 3 fincan kahve içmek astım tehlikesini azaltır.
• Kahve girişkenliği arttırır.
• Siroz hastalığı riskini yarı yarıya düşürür.
• Nefesi açar.
• Kemikleri güçlendirir, ancak yaşlıların fazla tüketmesi sakıncalı.
• Tip 2 diyabeti ve Parkinson hastalığından korur.
• Selülit gibi cilt sorunlarına karşı etkilidir.
• Yüksek tansiyonu önler.
• Pankreas kanserini azaltır.
• Kalp rahatsızlıklarını büyük oranda önler.
• Bağırsakları düzenler.
• Depresyona karşı etkilidir
• 40 yıl hatırı vardır
Kahvenin içenler üzerinde alışkanlık yaptığı, araştırmalarla kanıtlandı. Amerika’da yapılan yeni bir araştırmanın sonucuna göre ise; bir bardak kahve baş ağrısına, karaciğere ve mide rahatsızlıklarına karşı faydalı oluyor. Daily Mail gazetesinde çıkan haberde, kahvenin zararları ve faydaları anlatılıyor.
İşte kahvenin zararları ve faydaları..
Ve Zararları:
Kalp
Aşırı kahve tüketimi kalbin ritmini olumsuz yönde etkiliyor. Kahvenin içerdiği kafein fazla tüketildiğinde, kalpte ritim bozuklukları meydana gelebiliyor. Düzensiz kalp atışları kalp çarpıntısına ya da taşikardi gibi rahatsızlıklara neden olabiliyor. Doktorlar özellikle kalp hastalarının sınırlı miktarda kahve içmelerini tavsiye ediyor.
Tansiyon
2003 yılında Edinburgh Üniversitesi uzmanlarının yaptığı bir araştırmayla, kahvenin tansiyona olan etkisiyle ilgili görüşler yeni bir ivme kazandı. Düzenli olarak günde dörtbeş bardak kahve içenler üzerinde yapılan araştırmalarda kandaki basınç, yani tansiyon hızla yükseldi. Yapılan testlerde, yüksek miktarda kahve tüketiminin tansiyonu hızla yükselttiği görüldü.
Mide
Kahve, ülser gibi mide rahatsızlıklarına neden olmasa da, bu hastalıkların varlığında kötüleşmesini tetikliyor. Kahve, midenin asit salgılamasını uyarıyor.
Şeker hastalığı
Bu sene açıklanan iki raporda; kafeinin Tip 2 şeker hastalığı üzerindeki etkileriyle ilgili olarak farklı görüşlere yer verildi. Amerika’da yapılan araştırmalarda, yemek zamanlarında yükselen kan şekeriyle birlikte tüketilen kahvenin şeker hastalığını olumsuz yönde etkilediği ortaya çıktı. İngiltere ise, yapılan bu araştırmanın yetersiz olduğunu ve Tip 2 şeker hastalığının kahveden olumsuz yönde etkilenmediğini açıkladı. Uzmanlar kahvenin içindeki kafeinin değil, minerallerin şeker hastalığına karşı koruyucu bir etkisi olduğunu savunuyorlar.
Su kaybı
Uzmanların bir kısmı kahvenin vücutta sıvı kaybına neden olduğunu savunurken, bir kısmı da bu kaybın önemsiz derecede az olduğunu savunuyorlar.
Migren
Kahve uzun zamanlardan beri migreni tetikleyen uyarıcıların başında sayılıyor. Kahvenin bileşenlerinin beyinde bulunan kan hücrelerini tetikleyerek migrene neden olduğu, araştırmalarda görülüyor.
Vitamin ve mineral kaybı
Kafein, vücudun demir ve diğer besinleri emmesini engelliyor. Ayrıca, kalsiyumun idrar ile vücuttan atılmasına neden oluyor. Bu da osteoporoz (kemik erimesi) riskini artırıyor.
Doğurganlık
Kafeinin doğurganlığı olumsuz yönde etkilediği biliniyor. Günde üç fincan veya daha fazla kahve içmek, kadının doğurganlık oranını azaltıyor. Çünkü aşırı miktarda kafein tüketimi yumurtlamayı olumsuz etkiliyor. Bu konuda çarpıcı bir başka sonuç ise, Brezilya’dan geliyor. Brezilya’da bulunan Sao Paulo Üniversitesi uzmanlarının yaptığı araştırmalarda, her gün düzenli olarak kahve içen erkeklerin içmeyenlere oranla daha güçlü spermleri olduğu kanıtlandı. Kafeinin spermin üzerinde uyarıcı etkisi olduğunu savunan uzmanlar, bunun merkezi sinir sisteminde de aynı etkiyi gösterdiğini iddia ediyorlar.
Hamilelik
Kafeinin anne karnındaki bebeğe zararlı olduğu biliniyor. Uzmanlar, hamile kadınların günlük kafein tüketme sınırlarının 300 mg olduğunu belirtiyorlar.
FAYDALARI
Kanser
Yeşil ve siyah çay gibi, kahve de antioksidanlar içeriyor. Bu da kansere yol açan hücrelerin çoğalmasını engelliyor.
Baş ağrıları
Migreni olumsuz yönde etkileyen kahve, şaşırtıcı bir biçimde baş ağrısına iyi geliyor. Baş ağrısı ilaçlarında bulunan bazı maddeleri içeren kahve, ağrı kesicilerle kıyaslandığında, yüzde 40 oranında baş ağrısında daha etkili oluyor.
Beyin uyarımı
Kahve konsantrasyona yardımcı oluyor. Yapılan araştırmalarda, okul çağındaki çocukların az miktarda kahve ile süt içtiklerinde sabahki derslerinde daha başarılı oldukları görülüyor.
Karaciğer sağlığı
Düzenli kahve içenlerin siroz gibi karaciğer rahatsızlıklarından daha az şikayet ettiği görülüyor.
Safra taşları
Kadın vücudu erkeğe kıyasla iki kat daha fazla safra taşı üretiyor. Günde dört bardak kahve içen kadınların içmeyenlere oranla yüzde 25 daha az safra taşından şikayet ettiği kanıtlandı.
Cilt
Yapılan çalışmalarda bilinenin aksine; kahvenin selülite karşı faydalı olduğu görülüyor.
Sabah
Biz Türklerin bütün dünyada da bilinen bir çok kendimize has özellikleri vardır. Örneğin nargile içişimiz, lokumumuz, dönerimiz ve kebabımız gibi. Bunlara örnek olarak birçok şey daha sayabiliriz. Mesela Türk Kahvesi bunlardan birisidir. Türk kahvesi kültürümüze o kadar sağlam bir şekilde yerleşmiştir ki, artık kahve içilmeden kız istenmez, bayanlar toplanmadığı zaman kahve içilmeden muhabbet edilmez ve kahve içilerek edilen hoş bir sohbetin 40 yıl hatırı olur hale gelmiştir. Peki ama kültürümüz için bu kadar önemli olan Türk Kahvesi nasıl yapılır, sağlığımız için yararları ve zararları var mıdır? Bizde bu yazımızda bu konuya değinmek istedik.7
Türk Kahvesi, Türkler tarafından keşfedilen kahve hazırlama ve pişirme metodunun adıdır. Özel bir tadı, köpüğü, kokusu, pişirilişi, ikramıyla kendine özgü bir kimliği ve geleneği vardır. Telvesi ile ikram edilen tek kahve türüdür.
Kahve; hazmı kolaylaştırır, vücuda uyanıklık ve zindelik verir. Ama her şeyin olduğu gibi kahvenin de aşırısının zararı vardır. Türkiye’de kahve yetişmediği hâlde, özel pişirme şekliyle dünyanın pek çok yerinde “Türk Kahvesi” olarak bilinir. Bu bize özel kahveyi daha güzel bir şekilde pişirmek için şu hususlara dikkat etmelisiniz:
Güzel Kahve Pişirmek İçin Şunları Yapabilirsiniz;
-Her şeyden önce kahve için kullanılan su, klorsuz içme suyu olmalıdır. Kireçli bir su olursa, kahveniz tortulaşır ve acır.
-Cezveye kaç kişilik kahve yapıyorsak o miktara göre fincanla su koyun. Bir kişilik kahve için 1 fincan suya, 2 çay kaşığı kahve yeterlidir.
-Eğer kahvenizin az şekerli olmasını istiyorsanız 1, orta şekerli olmasını istiyorsanız 2, şekerli istiyorsanız 3 çay kaşığı şeker koyabilirsiniz.
-Cezve, ateşin üzerine yerleştirildikten sonra içindeki su karıştırılmaz. Fakat kaynamaya başladığı anda kaşıkla karıştırırsanız, kahvenin köpük yaptığını görürsünüz. Kenardaki köpükleri ortaya alıp, karıştırma işlemine son verin.
-Kahvenin taşmasına yakın, yani kahve cezve içinde yükselmeye başladığı anda, cezveyi indirip köpüğü fincanlara pay edin. Bu arada cezveyi hafifçe sallayıp telvenin çökmesini engelleyin. Geriye kalan kahveyi bir taşım daha kaynatıp fincanlara doldurabilirsiniz.
Türk Kahvesinin Özellikleri
Dünyanın en eski kahve pişirme yöntemidir.
Köpük, kahve ve telveden oluşur.
Yumuşak ve kadifemsi köpüğü sayesinde damakta en uzun süre tadını devam ettiren kahve türüdür.
Birkaç dakika şekli bozulmadan kalabilen bu leziz köpüğü sayesinde, uzun süre sıcak kalabilir.
İnce kenarlı fincanda sunulduğu için, diğer kahve türlerine göre daha yavaş soğur ve böylece daha uzun süren bir kahve keyfi sunar.
Yoğun şurupsu kıvamı ile ağızdaki lezzet tomurcuklarını aşırı uyararak hafızada yer eder.
Diğer kahve türlerine göre, daha kıvamlı, yumuşak ve aromatiktir.
Kendine özgü enfes kokusu ve özel köpüğü ile diğer kahvelerden kolaylıkla ayırt edilebilir.
Kahve tutkunları tarafından, kaynatılarak içilebilen tek kahve olarak kabul edilir.
Kahve Falı ile geleceği anlatmak için kullanılan tek kahve türüdür.
Eşsizdir çünkü kahvesi fincanın içindedir ancak telve olarak dibe çöktüğünden filtre edilmesine ve süzülmesine gerek kalmaz.
Hazırlanırken şeker ilave edildiğinden diğer kahvelerde olduğu gibi sonradan tatlandırmaya gerek yoktur.
Sağlıklıdır çünkü fincanın dibinde biriken telvesi içilmez.
Sıklıkla içildiği halde, miktar olarak fazla olmadığından şişkinlik yapmaz.
Diğer kahve türlerine göre, bir içimde daha az kafein içerir.
Pişirilirken, şekeri tercihe göre ilave edildiğinden içime hazır halde sunulan tek kahve türüdür.
Kahveden önce su içilerek, ağızda bulunan önceki tatlar arındırılarak kahve tadının eşsiz bir şekilde tadılması sağlanır.
Türk toplum hayatına da etki eden kahve, dostluğun simgesi haline gelmiş ve “kız isteme” merasimlerinin bir süjesi olmuştur.
Malzemeler
Kahve, şeker, cezve, fincan, çay kaşığı, ocak.
Uyarılar
Öncelikle kahveyi pişirip ocaktan alana kadar başka hiçbir işle uğraşmamanız gerekmektedir. Çünkü kahve sizin bir anlık gafletinizden faydalanıp taşmak için fırsat kollamaktadır. Zaten tarifin en zor kısmı da burası. Buna dikkat ettikten sonra gerisi kolay.
Kurukahveci Mehmet Efendi’den Türk Kahvesi Tarifi
Nefis bir Türk Kahvesi hazırlamak için sadece 2 dakika yeterlidir.
İçme suyunu fincanla ölçerek cezveye koyun . ( Soğuk su kahvede daha iyi olur derler )
Her fincan için iki çay kaşığı kahve (5 gr), iki çay kaşığı şeker ilave edin (şeker arzuya göre).
Kısık ateşte kahve ve şekeri iyice karıştırın.
Bir süre sonra kabaran köpüğü fincanlara pay edin.
Kalan kahveyi bir taşım daha pişirin ve fincanlara boşaltın.
Türk Kahvesi sunulurken yanında su verilmesi âdettir. İçilen su ağzı kahve lezzetine hazırlar.

Alıntı. Hatıran Yeter